
Yükseköğretim Kurumlarında Öğretim Üyesi Olarak Görev Yapmakta İken Kendi İsteği İle Ayrılan Öğretim Üyelerinin Ayrıldıkları Kuruma Dönme İstemi
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun "Kurumlara dönüş" başlıklı 60. maddesi şöyledir; " Bir süre öğretim üyesi olarak çalıştıktan sonra Cumhurbaşkanı yardımcılığına, bakanlığa veya Yasama Organı Üyeliğine seçilenler, bu görevlerde geçirdikleri süreler hesaba katılmak ve buna göre aylık dereceleri yükseltilmek, meslek unvan ve sıfatlarını kazanma ile ilgili hükümler saklı kalmak şartıyla başvurmaları halinde bu Kanun hükümlerine göre ayrıldıkları yükseköğretim kurumuna kadro koşulu aranmaksızın dönerler. Bunlardan emekli iken yüksek öğretim kurumlarına dönenlerin veya yüksek öğretim kurumlarına döndükten sonra emekliliğe hak kazanıp emekli olanların emekli aylıkları kesilmez. Yükseköğretim kurumlarından, mahkeme veya disiplin kararları ile çıkarılanlar hariç olmak üzere herhangi bir nedenle kendi isteği ile ayrılan öğretim üyeleri başvuruları üzerine bu Kanun hükümleri çerçevesinde kadro koşulu aranmaksızın tekrar ayrıldıkları yükseköğretim kurumlarına dönebilirler. Yükseköğretim Kurulu veya Yükseköğretim Denetleme Kurulu Başkan ve üyeliklerine, rektör ve dekanlıklara yükseköğretim kurumları ile bir kamu görevinde iken seçilenlerden, süresinin tamamlayarak yeniden seçilmemeleri sebebiyle ayrılanların,bu görevlerinde geçirdikleri süreler hesaba katılmak ve buna göre aylık ve dereceleri yükseltilmek suretiyle meslek, unvan ve sıfatları dikkate alınarak ayrıldıkları tarihten itibaren kendi kurumlarına boş kadro koşulu aranmaksızın dönüşleri yapılır.
2547 sayılı Kanun'un 60. maddesinin (b) fıkrasında, yükseköğretim kurumlarından, mahkeme veya disiplin kararları ile çıkarılanlar hariç olmak üzere herhangi bir nedenle kendi isteği ile ayrılan öğretim üyelerinin başvuruları üzerine bu Kanun hükümleri çerçevesinde kadro koşulu aranmaksızın tekrar ayrıldıkları yükseköğretim kurumlarına dönebilecekleri kurala bağlanmıştır.
Yukarıda belirtilen Kanun hükmünün değerlendirilmesinden, maddede öğretim üyelerine eski görevlerine dönme olanağı tanınmışsa da, maddedeki "kadro koşulu aranmaksızın" ibaresinin, her şart ve koşulda ilgililerin mutlak suretle eski görevlerine dönme konusunda idarenin bağlı yetki içerisinde bulunduğu şeklinde yorumlanamayacağı açıktır. İdareye madde kapsamındaki her kişiyi göreve alma zorunluluğunun yüklenmesi, hizmetin gereğinden fazla kişiyle görülmesi sonucunu doğurur ki, bunun da kamu yararına ve hizmet gereklerine uygun olmayacağı kabul edilmelidir. Bununla birlikte; ilgililerin atanmak istedikleri alanda hizmetlerine ihtiyaç bulunması halinde kadro koşulu aranmayacağı şeklinde değerlendirilmesinin kamu hizmetinin etkin ve verimli yürütülmesine uygun olacağı yadsınamaz.
Nitekim, 2547 sayılı Kanun'un (a) ve (b) fıkralarında 3676 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğe ilişkin TBMM Milli Eğitim Komisyonu raporunda, "3599 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle 2547 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin (a) fıkrasına getirilen hüküm Bakanlar Kurulunda ve Yasama Organı üyeliğinde görevi sona erenlerin yükseköğretim kurumlarına dönmelerini sağlayan bir hükümdür. Bu hüküm idarenin takdirine yer bırakmamaktadır. Aynı madde ile 60 ıncı maddenin (b) fıkrasına getirilen hüküm ise idareye ihtiyacı ve dönecek elemanın daha önceki çalışmalarını değerlendirmek suretiyle bir takdir hakkı bırakan hükümdür." denilerek maddenin gerekçesi belirtilmiştir.
Öte yandan, idare hukukunun yerleşik içtihatları gereği Kanun ile idareye tanınan takdir yetkisinin hukuka, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olarak kullanılıp kullanılmadığının denetiminin ise idari yargı mercilerince yapılacağı açıktır.
